Isı Pompaları
Isı pompalarımızın kazan/kombi/klima/VRF gibi alternatif sistemlere nazaran ;
– daha düşük yatırım maliyeti,
– daha düşük enerji tüketim maliyeti,
– daha sağlıklı ısıtma/soğutma yapılması,
– daha yüksek işletim güvenilirliği,
– yerel ve yenilenebilir enerjinin kullanılması
gibi çok önemli avantajları vardır.
Müstakil konutların yanı sıra apartmanlar, oteller, yurtlar, ofisler ve fabrikalar gibi bina ve tesisler de ısı pompalarının avantajlarından faydalanmaktadır.
Isı pompaları sıcaklığı düşük bir ortamdaki ( örneğin hava ve su gibi ) enerjiyi, sıcaklığı daha yüksek bir ortama, çok yüksek bir verimle transfer edebilen cihazlardır.
1 birim elektrik enerjisi kullanılarak hava kaynaklı ısı pompalarıyla 4 birim, su kaynaklı ısı pompalarıyla 5 birim ısıtma enerjisi elde edilebilmektedir.
Türkiye’de 2020 yılı elektrik ve doğalgaz fiyatlarımızla 1 kWh ısıtma enerjisinin maliyeti;
– ısı pompasıyla 17-18 kuruş,
– doğalgazlı kazan/kombi sistemleriyle 16-18 kuruş
aralığında oluşmaktadır.
Isı pompalı sistemlerde fosil bazlı enerji ve yanma olayı yoktur. Dolayısıyla zehirlenme, patlama, yangın ve deprem zararları gibi gibi riskler de oluşmamaktadır.
Isı pompalarının kullanımı tüm dünyada hızla artmakta, Avrupa’da yeni yapılan binaların çoğunda ısı pompaları kullanılmaktadır. Devletler kendi ülkelerinde ısı pompalarının kullanımını artırabilmek için önemli maddi teşvikler vermektedir.
Türkiye sahip olduğu iklim şartları ve uzun deniz sahilleriyle hava ve su kaynaklı ısı pompalarının kullanımına çok uygun bir konumdadır. Ancak gerek halkımız, gerek kamu kurumlarımız ısı pompasını henüz yeterince algılamış değildir.
Kendi ülkelerinde ağırlıklı olarak ısı pompası satan yabancı markalar, Türkiye’de kazan/kombi ve klima/VRF satışına öncelik vermektedir.
Türkiye her yıl milyarlarca dolarlık doğalgazın yanı sıra, milyarlarca avroluk kombi, klima ve VRF ithal etmeye mecbur hale getirilmiştir.